18 Ekim 2013 Cuma

LÜLE LÜLE


İki taş birbirine vurularak ilk aletler yontuldu, taşlardan çıkan kıvılcımla ateşler tutuşturuldu. Ateş, çamuru pişirdi çömlek oldu, cevheri eritti maden bulundu.

Duygular, korkular, inaçlar taşlarla anlatıldı, tarih önce taşlara kazındı.

Bilim dünyasında, mürekkep balığının ''sepio'' adı verilen kemiğine benzetilerek  ''sepiolit'' adıyla tanımlanan Lületaşı;

Eskişehir civarında, yerin 380 metreye kadar muhtelif derinliklerinde, başkalaşım katmanları içinde yumrular halinde bulunur.


Magnezyum hidro silikat bileşiminde  alkali bir kil minerali. 

İşlenmesi kolay, beyaz renkli, gözenekli bir mineral. Umumiyetle pipo, sigara ağızlığı, tesbih, biblo ve süs eşyası imalinde kullanılıyor.

Lületaşının ilk defa bulunup tanınması da, geleneksel söylenceler arasında ''Köstebek Efsanesi'' olarak aktarılıyor;


Yer uzak, gün sıcak, çok zaman evveli
Yola koyulmuş yörenin bir yiğidi
Öğleyin gölgede katık ekmek yerken
Köstebek bir taş çıkarmış derinlerden
Kar beyaz kadın teni kadar yumuşak
Okşar gibi çakıyla yontmuş pür merak
Taş elinden fırlayıp önünde durmuş
Deniz köpüğünden güzek bir kız olmuş
Mahsun gözleri buğulu sesi kırgın
''Ah !'' demiş, ''yiğidim bana nasıl kıydın?''
Hiç beklemeden taşa dönmüş yeniden
Süzülüp gitmiş köstebek deliğinden
Deliye dönmüş o anda delikanlı
Tutuşmuş yüreğinde kızın hayali
Başlamış yeri elleriyle eşmeye
Kaçan sevdanın ardından yetişmeye
Yol bekleyenleri habersiz kaygılı
Günlerce aranmış garip delikanlı
Cansız bulunmuş bir daracık kuyuda
Bir toprak aktaş sımsıkı avucunda.


Lületaşı uysaldır, kolay işlenir, ama fazladan bir bıçak dokunuşu bile, tüm işlemeyi boşa çıkarabilir. 

Ne eksik ne fazla, hayal ettiğini aynen taşa aktarabilen usta, ancak ustasıyla yetişirmiş.


Bir iş seyehati sırasında yolumun düştüğü Eskişehir'de, ''By Pipo'' adlı dükkanda rastladım bu güzel eserlere. 


Lületaşı hakkında beni bilgilendiren, bu şahane eserlerin fotoğraflarını çekmeme izin veren ve mekanın içerisinde  keyifli bir yolculuk yaptıran sanat ustası Emre Mangaltepe'ye teşekkür ediyorum. 


Sevgilerimle.


Nurcan EKİZ

Ekim'13